86
" Having and authentic voice means that:
- We can openly share competence as well as problems and vulnerability.
- We can warm things up and calm them down.
- We can listen and ask questions that allow us to truly know the other person and to gather information about anything that may affect us.
- We can say what we think and feel, state differences, and allow the other person to do the same.
- We can define our values, convictions, principles, and priorities, and do our best to act in accordance with them.
- We can define what we feel entitled to in a relationship, and we can clarify the limits of what we will tolerate or accept in another’s behavior.
- We can leave (meaning that we can financially and emotionally support ourselves), if necessary. "
― Harriet Lerner , The Dance of Connection: How to Talk to Someone When You're Mad, Hurt, Scared, Frustrated, Insulted, Betrayed, or Desperate
94
" When a woman loses her resolve to speak up and stand firmly behind her position, she may be vulnerable to depression, anxiety, headaches, chronic anger, and bitterness. "
― Harriet Lerner , The Dance of Connection: How to Talk to Someone When You're Mad, Hurt, Scared, Frustrated, Insulted, Betrayed, or Desperate
95
" Our challenge as adults is to develop a strong voice that is uniquely our own, a voice that reflects our deepest values and convictions. Once we are comfortable within that voice, we can bring it to our most important relationships. We can choose to move to the center of a difficult conversation--or we can let it go. We can speak--or decide not to. Whatever we choose, we can head back to the sandbox with clarity, wisdom, and intention. By doing so, we can strengthen the self and our connections, and have the best chance of achieving happiness during our time with each other. "
― Harriet Lerner , The Dance of Connection: How to Talk to Someone When You're Mad, Hurt, Scared, Frustrated, Insulted, Betrayed, or Desperate
99
" Nereden başlarsanız başlayın ve kendinize nasıl bir yol seçerseniz seçin, aşağıda verilen bazı yap ve yapma kurallarını öfkelenmeye başladığınızda mutlaka hatırlayın:
1. Konu sizin için önemliyse, mutlaka konuşun.
Karşımıza çıkan tüm adaletsizlikleri ve sıkıntıları şahsen ele almamız tabii ki gerekmez. Bazı şeyleri gözardı etmek, olgunluk belirtisidir. Ama bunun bedeli kendimizi öfkeli, sıkıntılı ya da mutsuz hissetmeniz olacaksa, sessiz kalmak büyük bir hatadır. Bizim için önemli konularda tavır almayı başaramamız, benliksizleşmemize yol açar.
2. İşler kızışmışken vuruşa geçmeyin.
Bazı ilişkilerde iyi bir kavga havayı temizyebilir, ama hedefiniz sabitleşmiş bir modeli dğeiştrmekse, konuşmak için en kötü zaman kendinizi öfkeli ya da gergin hissettiğiniz anlar olabilir. Konuşmanın ortasında öfkelenemeye başladığınızı sezerseniz şöyle diyebilirsiniz: "Kafamı toplamak için biraz zamana ihtiyacım var. Bunu konuşmak için başka bir zaman saptayalım." Geçici olarak uzaklık aramak, soğuk bir tutumla içine kapanmak ya da duygusal bağlantıyı koparmakla aynı şey değildir.
3. Sorunu düşünüp konumunuza açıklık kazandırmaya zaman ayırın.
Konuşmaya başlamadna önce, kendinize şu soruları sorun: "Beni öfkelendiren durum nedir?" "Burada asıl sorun nedir?" "Benim konumum nedir?" "Ulaşmak istediğim şey ne?" "Kim, neden sorumlu?" "Değiştirmek istediğim şey tam olarak ne?" "Yapacağım ve yapmayacağım şeyler nedir?"
4. "Belaltı" taktiklerine girişmeyin.
Yani suçlamayın, yorumlamayın, teşhis koymayın, damgalamayın, irdelemeyin, vaaz vermeyin, ahlak dersi çıkarmayın, emretmeyin, uyarmayın, sorgulamayın, dalga geçmeyin ve söylev çekmeyin. Diğer kişiyi hafife almayın.
5. Ben diliyle konuşun.
"Ben düşünüyorum ki...", "Ben hissediyorum ki...", "Ben korkuyorum ki...", "Ben istiyorum ki..." demeyi öğrenin. Gerçek bir "ben" bildirimi diğer kişiyi eleştirmeden ya da suçlamadan ve kendi tepki ya da duygularımızdan diğer kişiyi sorumlu tutmadan benlik hakkınd abir şey söyler. Sözde "ben" bildilerimleri içindeki "sen" bildirimlerine karşı dikkatli olun. ("Ben, senin kontrol etme eğiliminde ve benmerkezci olduğunu düşünüyorum.")
6. Bulanık taleplerde bulunmayın.
("Benim ihtiyaçlarıma karşı daha duyarlı olmanı istiyorum.") Ne istediğiniz açıkça anlatın. ("Şu anda bana yardım etmek için yapabileceğin en iyi şey, dinlemek. Şu anda senden öneri istemiyorum.") İnsanların sizin ihtiyaçlarınızı tahmn etmelerini ya da talep etmediğiniz şeyleri yapmalarını beklemeyin. Sizi seven kişiler bile düşüncelerinizi okuyamazlar.
7. İnsanların farklı oldukları gerçeğini kabul edin.
Dünyadaki insan sayısı kadar farklı bakış açısı olduğunu anladığımızda, kaynaşık ilişkilerden uzaklaşmaya başlarız. Gerçeği kimin bildiği konusunda kavga ediyorsanız, asıl önemli noktayı gözde kaçırıyor olabilirsiniz. Farklı bakış açıları ve farklı tepki şekilleri, kişilerden birinin haklı ve diğerinin de haksız olduğu anlamına gelmez.
8. Hiçbir sonuca varmayan entelektüel tartışmalara girmeyin.
Diğerlerini, kendi konumunuzun haklılığına ikna etmeye çalışmayın. Karşınızdaki kişi sizi dinlemiyorsa, şöyle diyin: "Evet, bu sana çılgınca gelebilir, ama ben böyle hissediyorum." Ya da: "Benimle aynı fikirde olmamanı anlıyorum, ama sanırım ikimiz durumu farklı görüyoruz. "
― Harriet Lerner
100
" Differences don’t just threaten and divide us. They also inform, enrich, and enliven us. Indeed, differences are the only way we learn. If our intimate relationships were composed only of people identical to ourselves, our personal growth would come to an abrupt halt. "
― Harriet Lerner , The Dance of Connection: How to Talk to Someone When You're Mad, Hurt, Scared, Frustrated, Insulted, Betrayed, or Desperate