14
" Doğrusunu söylemek gerekirse, efendim," diye karşılık verdi Sancho, "eti kemiği olmayan bu kadına, yani ölüme güven olmaz, zira gence yaşlıya bakmıyor kendisi. Bizim köyün papazından duyduğuma göre ayağını fakir fukaranın derme çatma kulübelerine nasıl basıyorsa kralların yüksek kulelerine de öyle basıyormuş. Bu hanımefendi nezaketten çok iktidar sahibi. Öyle hanım evladı falan değil; ne bulursa yiyor; her deliğe giriyor, heybesini her yaştan, her türden ve her rütbeden insanla dolduruyor. Tarladaki orakçı gibi öğlen olunca uykuya yatmıyor. Her saatte biçiyor, otun tazesini de kurusunu da kesip götürüyor. Çiğnemekle de uğraşmıyor, karşısına çıkanı ağzına yuvarlayıp yutuveriyor, çünkü köpek gibi doymaz bir iştahla yiyor. Belki göbeği yok, ama midesi ödem toplamış; yalnız canlıları alıyor, bir testi soğuk su gibi içip bitiriveriyor. "
― Arturo Pérez-Reverte , Don Quijote de la Mancha
18
" İşte bu konuda söylenecek çok şey var," diye yanıtladı Don Quijote. "Dünyada Dulcinea diye biri var mı yok mu, hayali mi değil mi, bunu ancak Tanrı biliyor. Bunlar, kanıtları aranmak için sınırların zorlanmaması gereken meselelerdir. Ben sevgilimi ne yarattım ne doğurdum, yalnızca onu olması gerektiği gibi, yani ününü bütün dünyaya yayacak özellikleri kendinde barındıran bir hanımefendi olarak görüyorum, o kadar. Güzel ve lekesiz, ağırbaşlı ve mütevazı, sevgi dolu ve dürüst, kibar ve zarif, nazik ve terbiyeli, son olarak ise asaletin en yüksek kademelerinden geliyor, çünkü soylu kandaki güzellik, basit güzellerin erişemeyeceği bir mükemmellik seviyesinde parlar. "
― Arturo Pérez-Reverte , Don Quijote de la Mancha
20
" Estaba Sancho Panza colgado de sus palabras, sin hablar ninguna, y de cuando en cuando volvía la cabeza a ver si veía los caballeros y gigantes que su amo nombraba; y como no descubría a ninguno, le dijo:
-Señor, encomiendo al diablo hombre, ni gigante, ni caballero de cuantos vuestra merced dice parece por todo esto. A lo menos, yo no los veo. Quizá todo debe ser encantamento, como las fantasmas de anoche.
-¿Cómo dices eso? – respondió don Quijote-. ¿No oyes el relinchar de los caballos, el tocar de los clarines, el ruido de los atambores?
-No oigo otra cosa -respondió Sancho- sino muchos balidos de ovejas y carneros "
― Arturo Pérez-Reverte , Don Quijote de la Mancha