" Ertesi sabah dükkanda tek başına mutsuzca dikilirken son derece sade bir kadın müşteri öfkeyle içeri daldı. Mantar süslemeli bir şapkayı kurdelelerinden tutmuş sallıyordu. "Şuna bak!" dedi kadın öfkeyle. "Bana bunun Jane Farrier'in Kont'la karşılaştığında taktığı şapka olduğunu söylemiştin. Yalancı seni. Benim başıma hiçbir şey gelmedi!"
"Hiç şaşırmadım," dedi Sophie, kendini dizginlemeye fırsat bulamadan. "Seninki gibi bir yüzle o şapkayı takacak kadar budalaysan, Kral gelip yalvarsa da farkına varmazsın -tabii seni görür görmez taş kesilmezse."
Müşteri küplere bindi. Şapkayı Sophie'ye doğru fırlatıp hiddetle dükkandan çıktı. Sophie şapkayı dikkatle çöp kutusuna tıktı. Kural belliydi: Soğukkanlılığını kay bedersen, müşteriyi kaybedersin. Bu kuralın doğruluğunu az önce ispatlamıştı. Ama bunu ne kadar eğlenceli bulduğunu fark etmek onu biraz endişelendirdi. "
― Diana Wynne Jones , Howl’s Moving Castle (Howl’s Moving Castle, #1)
Image for Quotes
"Hiç şaşırmadım," dedi Sophie, kendini dizginlemeye fırsat bulamadan. "Seninki gibi bir yüzle o şapkayı takacak kadar budalaysan, Kral gelip yalvarsa da farkına varmazsın -tabii seni görür görmez taş kesilmezse."
Müşteri küplere bindi. Şapkayı Sophie'ye doğru fırlatıp hiddetle dükkandan çıktı. Sophie şapkayı dikkatle çöp kutusuna tıktı. Kural belliydi: Soğukkanlılığını kay bedersen, müşteriyi kaybedersin. Bu kuralın doğruluğunu az önce ispatlamıştı. Ama bunu ne kadar eğlenceli bulduğunu fark etmek onu biraz endişelendirdi." style="width:100%;margin:20px 0;"/>