İlginç şehirdir, gayrimüslimlerden hemen her cemaat vardı. Ankara Yahudileri özgün bir zümredir. Hatta şehrin ... uzak bir bölgeye has olan zeytinyağı görülür çünkü; Ankara Yahudisinin "koşer" yemek listelerinden konuluğ ,sted,ü, yemeği tatlısı, tuzlusu, etlisi ve yağlısıyla yapabilmek için zeytinyağlılar mutfağını iyi tanırlardı.
Şehrin ermeni tüccarları tiftik ticaretine karışmıştı. Ankara 17. yüzyıl sonuna kadar kumaş ihraç merkeziydi. romalı İmparator hamamlarının kalıntılarının yanındaki mezarlıkta Polonyalısından İngilizine kadar yabancı tüccar kabirlerine rastlanır. İsveç'in psikoposları bile Ankara sofundan cüppe giyerlerdi.
Bugün Çankırı Caddesi'ndeki vilayet konağının etrafında önemli bir istimlak ve arkeolojik kazı faaliyetinin yapılması gerekir. Oysa Ankara Belediyesi Sümerbank'ın da ne derecede değerli bir tarihi bina olduğu tartışılır. bunlar bazı mimari tarihçilerinin kuruntularıdır. Her halükarda heykelin arkasındaki binaların yıkılması (ki bunlar 1950'li yılların sonu ve 60'lara aittir) ve Ankara kalesinin bütün haşmetiyle ortaya çıkması gerekir.
1919'un Aralık sonunda Ankara'ya gelen Mustafa Kemal Paşa böyle bir şehir buldu; fakirdi fakat belirli bir servet birikimi de yok değildi. Tozlu topraklıydı ve muhafazakar görünümlüydüama dünya ile teması olan bir şehirdi. Osmanlı Bankası'nın şubesi vardı. Harp içinde tatil edilseler de yabancı okullar ve konsolosluklar mevcuttu."/>

Home > Author > İlber Ortaylı >

" Neden Ankara Seçildi?
15. ve 16. yüzyıllarda 20 bin nüfuslu bir şehirdi; Ankara önemli bir vilayetin merkeziydi. Bugünküne ilave Kırşehir, Kayseri ve Bozok dediğimiz Yozgat sancağı da eyalete bağlıydı. Roma'dan beri önemli bir askeri merkezdi. Ünlü Galatya krallığında, yani Keltlerin istilası ile kurulan bu coğrafyada da zamanla Yunanca hakim oldu. Ama gene de isimlerde, adetlerde Galat-Kelt kültürü yaşamıştır.
Bizans dediğimiz Ortaçağ Roma'sı, topladığı her taşı hatta eski dönemin sanat eseri parçalarını dahi AnkaraKalesi'ni inşa etmek için kullandı. Şehir devamlı istila tehdidi altındaydı. doğrusu Selçuklu döneminde de aynı şey yapıldı. Nitekim timur'un orduları da şehri kuşattı ama şehri şehirliler savundu. Ankara ahilerini oluşturan lonca mensupları bir kardeşlik dayanışması içinde hem şehri yönetiyorlardı hem de birbirleriyle çatıştıkları görülmezdi. Timur'un ordularına bile dayandılar.
Profesör Özer ergenç naklediyor: "Malumdar ki şehrin kadısı, tayin edilen valinin beratını kontrol eder." 17. yüzyılın ünlü kadısı Vildanzade sancak beyi beraatıyla gelen Celali eşkıyasının tayinini tanımadı ve şehre sokmadı.
İlginç şehirdir, gayrimüslimlerden hemen her cemaat vardı. Ankara Yahudileri özgün bir zümredir. Hatta şehrin ... uzak bir bölgeye has olan zeytinyağı görülür çünkü; Ankara Yahudisinin "koşer" yemek listelerinden konuluğ ,sted,ü, yemeği tatlısı, tuzlusu, etlisi ve yağlısıyla yapabilmek için zeytinyağlılar mutfağını iyi tanırlardı.
Şehrin ermeni tüccarları tiftik ticaretine karışmıştı. Ankara 17. yüzyıl sonuna kadar kumaş ihraç merkeziydi. romalı İmparator hamamlarının kalıntılarının yanındaki mezarlıkta Polonyalısından İngilizine kadar yabancı tüccar kabirlerine rastlanır. İsveç'in psikoposları bile Ankara sofundan cüppe giyerlerdi.
Bugün Çankırı Caddesi'ndeki vilayet konağının etrafında önemli bir istimlak ve arkeolojik kazı faaliyetinin yapılması gerekir. Oysa Ankara Belediyesi Sümerbank'ın da ne derecede değerli bir tarihi bina olduğu tartışılır. bunlar bazı mimari tarihçilerinin kuruntularıdır. Her halükarda heykelin arkasındaki binaların yıkılması (ki bunlar 1950'li yılların sonu ve 60'lara aittir) ve Ankara kalesinin bütün haşmetiyle ortaya çıkması gerekir.
1919'un Aralık sonunda Ankara'ya gelen Mustafa Kemal Paşa böyle bir şehir buldu; fakirdi fakat belirli bir servet birikimi de yok değildi. Tozlu topraklıydı ve muhafazakar görünümlüydüama dünya ile teması olan bir şehirdi. Osmanlı Bankası'nın şubesi vardı. Harp içinde tatil edilseler de yabancı okullar ve konsolosluklar mevcuttu. "

İlber Ortaylı


Image for Quotes

İlber Ortaylı quote : Neden Ankara Seçildi?<br />15. ve 16. yüzyıllarda 20 bin nüfuslu bir şehirdi; Ankara önemli bir vilayetin merkeziydi. Bugünküne ilave Kırşehir, Kayseri ve Bozok dediğimiz Yozgat sancağı da eyalete bağlıydı. Roma'dan beri önemli bir askeri merkezdi. Ünlü Galatya krallığında, yani Keltlerin istilası ile kurulan bu coğrafyada da zamanla Yunanca hakim oldu. Ama gene de isimlerde, adetlerde Galat-Kelt kültürü yaşamıştır. <br />Bizans dediğimiz Ortaçağ Roma'sı, topladığı her taşı hatta eski dönemin sanat eseri parçalarını dahi AnkaraKalesi'ni inşa etmek için kullandı. Şehir devamlı istila tehdidi altındaydı. doğrusu Selçuklu döneminde de aynı şey yapıldı. Nitekim timur'un orduları da şehri kuşattı ama şehri şehirliler savundu. Ankara ahilerini oluşturan lonca mensupları bir kardeşlik dayanışması içinde hem şehri yönetiyorlardı hem de birbirleriyle çatıştıkları görülmezdi. Timur'un ordularına bile dayandılar.<br />Profesör Özer ergenç naklediyor: İlginç şehirdir, gayrimüslimlerden hemen her cemaat vardı. Ankara Yahudileri özgün bir zümredir. Hatta şehrin ... uzak bir bölgeye has olan zeytinyağı görülür çünkü; Ankara Yahudisinin "koşer" yemek listelerinden konuluğ ,sted,ü, yemeği tatlısı, tuzlusu, etlisi ve yağlısıyla yapabilmek için zeytinyağlılar mutfağını iyi tanırlardı.
Şehrin ermeni tüccarları tiftik ticaretine karışmıştı. Ankara 17. yüzyıl sonuna kadar kumaş ihraç merkeziydi. romalı İmparator hamamlarının kalıntılarının yanındaki mezarlıkta Polonyalısından İngilizine kadar yabancı tüccar kabirlerine rastlanır. İsveç'in psikoposları bile Ankara sofundan cüppe giyerlerdi.
Bugün Çankırı Caddesi'ndeki vilayet konağının etrafında önemli bir istimlak ve arkeolojik kazı faaliyetinin yapılması gerekir. Oysa Ankara Belediyesi Sümerbank'ın da ne derecede değerli bir tarihi bina olduğu tartışılır. bunlar bazı mimari tarihçilerinin kuruntularıdır. Her halükarda heykelin arkasındaki binaların yıkılması (ki bunlar 1950'li yılların sonu ve 60'lara aittir) ve Ankara kalesinin bütün haşmetiyle ortaya çıkması gerekir.
1919'un Aralık sonunda Ankara'ya gelen Mustafa Kemal Paşa böyle bir şehir buldu; fakirdi fakat belirli bir servet birikimi de yok değildi. Tozlu topraklıydı ve muhafazakar görünümlüydüama dünya ile teması olan bir şehirdi. Osmanlı Bankası'nın şubesi vardı. Harp içinde tatil edilseler de yabancı okullar ve konsolosluklar mevcuttu." style="width:100%;margin:20px 0;"/>