Home > Author > Özge Ilık
1 " Biz insanlar korkularımıza kibirden, acılarımıza öfkeden, gerçeklere hayalden kılıflar dikeriz. Yara almadan hayatta kalabilmenin yegâne yolu budur. "
― Özge Ilık , Hırsız (Ay Işığı #1)
2 " ...Ama merkezin bana öğrettiği bir şey varsa o da buydu; ihanete en beklemediğin anda, en beklemediğin insan tarafından uğrarsın. Zaten bu yüzden adı ihanettir. "
3 " Kelimelerin gücünü sakın hafife alma. Sözcüklerin kendi hafızaları vardır. Her biri senin onlara yüklediğin anlamları sen ölünceye dek taşır. O kelimeyi her kullandığında taşıdığı anlam katlanır. Aranızda bir bağ oluşur. Tek bir kelime, eğer ona yüklediğin anlam tutunabileceğin kadar kuvvetliyse seni ölümün kıyısından yaşamın merkezine taşıyabilir. Bırakmak istediğin anda sana yeniden başlama cesaretini verebilir ve her düştüğünde seni en derin kuyulardan bile çıkarabilir. Tek bir kelime, seni intihara sürükleyebilir. Asla yapamayacağına inandığın şeyleri sana düşünmeden yaptırabilir. Aynada gördüğün kişiyi sana birkaç saniye içinde unutturabilir… "
― Özge Ilık
4 " Hırsız olmanın ilk kuralı: Korku ve endişe yok. Yoksa kendi zihnin seni yok eder. "
5 " Sanki hayatım siyah beyaz ve o şarkı söylediği anda her şey kendine bir renk buluyor. Şişelerde bekleyen mürekkepler etrafa dağılıveriyor. Bir deniz gibi… İçimi kaplıyor. Onun sesi her şeye anlam katıyor. Demek istediğimi anlıyor musun? "
6 " Acaba bu da seni fazlasıyla etkisi altına almış bilimkurgu filmleriyle mi ilgili?”dedi Jay gözlerini devirip. “ Hayır… Bu seferki korku filmleriyle ilgili. Madde 1; dağın başındaysan, yağmur yağıyorsa, düşmek ve ya diri diri gömülmek için son derece elverişli pek çok alan varsa birden çok gruba ayrılmak demek; iki grupta da sadece bir kişi kalıp onlarda finalde dramatik bir şekilde birleşinceye dek herkesin ölmesi demektir… Grup falan yok.” “ Tara, onlar sadece kurgu.”dedi Jay bütün kelimeleri Tara’nın iyice anlamasını ister gibi tek tek ve yavaşça telaffuz etmişti. “ Sahi mi? Son bir hafta da yaptığın film konusu olamayacak kadar sıradan tek bir olay söyle ben de tek başıma bütün dağı dolaşayım.” Jay bir çizgi halini alıncaya dek dudaklarını sinirle birbirlerine bastırdı. Tara yüzüne çarpık bir gülümseme yerleştirip el fenerini açarak Jay’in yüzüne tuttu. “ Ben de öyle düşünmüştüm. "