Home > Author > Slavoj Žižek >

" Kaliforniya’yı son ziyaretimde Slovenyalı sigara tiryakisi bir arkadaşımla bir profesörün ev partisine katıldım. Geç saatlere doğru arkadaşım artık yerinde duramamaya başlamıştı, ev sahibine kibarca sigara için verandaya çıkıp çıkamayacağını sordu. Ev sahibi (aynı kibarlıkta) hayır dedi, bunun üzerine arkadaşım sokağa çıkmak istediğini söylese de ev sahibi bunu da reddetti, öyle uluorta sigara içilmesi komşular nezdinde statüsünü yaralayacaktı... Fakat beni esas şaşırtan şey ev sahibinin yemekten sonra ikram ettiği hafif uyuşturucunun bir sorun olmamasıydı – sanki uyuşturucu, sigaradan daha az tehlikeliymiş gibi.

Günümüz tüketim toplumunun çıkmazı, haz ile keyif arasındaki Lacancı ayrıma güzel bir örnek: Lacan’ın jouissance dediği şey, haz olmaktan öte ölümcül bir fazlalıktır; haz ilkesinin ötesinde yer alır. Başka deyişle, plus-de-jouir (artı– ya da aşırı-keyif) terimi laf kalabalığıdır; çünkü keyif, tanımı gereği, zaten aşırıdır ve belli bir ölçüye tabi olan hazzın aksine kendi içinde bir fazlalık değerine sahiptir. Dolayısıyla iki uç noktayla karşı karşıyayız: Bir tarafta, zarar görmekten kaçınmak ve eğlenceyi sürdürmek için aldığı hazzı dikkatle hesaplayan entelektüel hedonist; diğer tarafta, keyfin o ölesiye aşırılığı içerisinde kendi varlığını tüketmeye hazır bir jouisseur – yani, halk diliyle söylersek, bir tarafta her türlü rahatsızlıktan ve diğer sağlık tehditlerinden iyi korunan, aldığı hazları hesaplayan tüketici; diğer tarafta, kendi-yıkımını hazırlayan uyuşturucu bağımlısı (ya da sigara tiryakisi ya da ...). Keyif hiçbir işe yaramaz, çağdaş hedonist-faydacı ve “hoşgörülü” toplumun gösterdiği muazzam çaba, bu açıklanamaz/hesap edilemez fazlalığı açıklanabilir/hesap edilebilir alana dahil etmektir. "

Slavoj Žižek


Image for Quotes

Slavoj Žižek quote : Kaliforniya’yı son ziyaretimde Slovenyalı sigara tiryakisi bir arkadaşımla bir profesörün ev partisine katıldım. Geç saatlere doğru arkadaşım artık yerinde duramamaya başlamıştı, ev sahibine kibarca sigara için verandaya çıkıp çıkamayacağını sordu. Ev sahibi (aynı kibarlıkta) hayır dedi, bunun üzerine arkadaşım sokağa çıkmak istediğini söylese de ev sahibi bunu da reddetti, öyle uluorta sigara içilmesi komşular nezdinde statüsünü yaralayacaktı... Fakat beni esas şaşırtan şey ev sahibinin yemekten sonra ikram ettiği hafif uyuşturucunun bir sorun olmamasıydı – sanki uyuşturucu, sigaradan daha az tehlikeliymiş gibi.<br /><br />Günümüz tüketim toplumunun çıkmazı, haz ile keyif arasındaki Lacancı ayrıma güzel bir örnek: Lacan’ın jouissance dediği şey, haz olmaktan öte ölümcül bir fazlalıktır; haz ilkesinin ötesinde yer alır. Başka deyişle, plus-de-jouir (artı– ya da aşırı-keyif) terimi laf kalabalığıdır; çünkü keyif, tanımı gereği, zaten aşırıdır ve belli bir ölçüye tabi olan hazzın aksine kendi içinde bir fazlalık değerine sahiptir. Dolayısıyla iki uç noktayla karşı karşıyayız: Bir tarafta, zarar görmekten kaçınmak ve eğlenceyi sürdürmek için aldığı hazzı dikkatle hesaplayan entelektüel hedonist; diğer tarafta, keyfin o ölesiye aşırılığı içerisinde kendi varlığını tüketmeye hazır bir jouisseur – yani, halk diliyle söylersek, bir tarafta her türlü rahatsızlıktan ve diğer sağlık tehditlerinden iyi korunan, aldığı hazları hesaplayan tüketici; diğer tarafta, kendi-yıkımını hazırlayan uyuşturucu bağımlısı (ya da sigara tiryakisi ya da ...). Keyif hiçbir işe yaramaz, çağdaş hedonist-faydacı ve “hoşgörülü” toplumun gösterdiği muazzam çaba, bu açıklanamaz/hesap edilemez fazlalığı açıklanabilir/hesap edilebilir alana dahil etmektir.